- 8/28/2024 10:27 AM
Söyle onlara, (sevineceklerse) Allah’ın lütfu ve rahmetiyle, evet bununla sevinsinler. (Yunus-58)
Bizleri mübarek Ramazan ayına kavuşturan ve akabinde bayramla ödüllendiren Allah’a hamdolsun.
Bir Ramazan ayını daha geride bırakmanın hüzün ve sevincini bir arada yaşıyoruz. Manevi atmosferinden bizi nasiplendirdiği için Rabbimize hamd ederken, o mübarek aydan ayrılmanın hüznünü yaşıyoruz. Aynı zamanda dolu dolu geçirmenin sevinç ve mutluluğunu yarın (Perşembe) idrak edeceğimiz bayramla taçlandırıyoruz.
Ramazan ayı tüm bereketiyle, bolluğuyla, manevi atmosferiyle bizleri kirlerimizden arındırıp temizledi. İnsan olarak acziyetimizi gösterip nefsimizi dizginleme fırsatı sundu.
Hz. Muhammed (sav) Medine'ye hicret ettikten sonra, Medinelilerin yılda iki bayram kutladıklarını görüp "Yüce Allah size o iki bayram günlerine bedel olarak daha hayırlı iki bayram günleri ihsan buyurmuştur" (Ebu Davud, "Salât", 245; Nesâî, "İdeyn", 1) diye müjdelemiş, o günlerin Ramazan bayramı ile Kurban bayramı günleri olduğunu haber vermiştir. Bu günlerde, küskünlükler son bulur, muhabbet her tarafı kuşatır, büyükler ziyaret edilerek gönülleri alınır, Allah’a verilmiş sözün yerine getirilmiş olmasının sevinç ve mutluluğu hissedilir.
İslam dini toplum dayanışmasını güçlendirme adına, maddi durumu müsait olanların, Ramazan bayramında her bir aile ferdi için fakirlere fitre vermelerini istemiştir. Bu vesile ile her Müslüman bayram günü mutlu olsun, çocuklarıyla güzel bir gün geçirebilsin. Bu noktada fitrelerimizi bayram namazından önce muhakkak sahiplerine ulaştırarak vazifemizi tamamlamamız gerektiğini bir kez daha hatırlatıyoruz.
Bu mübarek günlerde haddi aşan bir kavmin, etrafı mübarek kılınmış Mescid-i Aksa’mızı kana bulamış olması maalesef sevincimize gölge düşürmüştür. Duaların makbul olduğu bu günlerde oradaki kardeşlerimize elimizden gelen her türlü desteği vermeyi bu vesile ile tekrardan ilan ediyor ve bütün Müslümanları destek vermeye çağırıyoruz. “Zulmedenler nasıl bir yıkılışla yıkılacaklarını anlayacaklardır.” (Şu’arâ - 227) ayetinin tecelli edeceği ümidiyle dualarımızı bir an bile olsun eksik etmemeliyiz.
Yaşadığımız bunca acının “Sakın, Allah’ı zalimlerin yaptıklarından habersiz sanma! Allah, onları ancak gözlerin dehşetle bakakalacağı bir güne erteliyor” (İbrahim - 42) ayetine tam olarak iman etmiş olmanın güveniyle son bulacağını ve “Allah’a karşı gelmekten sakının ve iyi bilin ki Allah, her şeyi hakkıyle bilmektedir.” (Bakara – 231) ayetinin tecellisi olarak da başımıza gelen her şeyden Allah (cc)’nun haberi olduğunu biliyor, Rabbimizin bize hediye ettiği bu bayramda da üzülerek zalimleri sevindirmeme adına güven ve mutlulukla bayramımızı en güzel şekilde idrak etmeliyiz.
İTTİHAD-UL ULEMA olarak mübarek Ramazan bayramınızı tebrik eder, tüm İslam âlemine ve siz değerli halkımıza huzur, mutluluk ve zafer getirmesini Rabbimizden niyaz ederiz. Bayramınız mübarek olsun.
İTTİHADUL ULEMA
