- 8/27/2024 11:33 AM
Müslümanların, tüm dünyayı etkisi altına alan Covid-19 salgını ile mücadele ederken, Siyonist işgal rejiminin, Filistin topraklarını ele geçirmek için mücadlesini sürdürdüğü ve bu yönde yeni planları hayata geçirme çabasında olduklarına dikkat çeken Özer, tüm Müslüman halkların kendi yöneticilerine Siyonist işgal rejimine karşı tavır sergilemesi konusunda baskı yapması gerektiğini söyledi.
Bu yılki Dünya Kudüs Günü’ne yönelik yapılan çalışmaları değerlendiren Özer, “Her yıl Ramazan ayının son cuması ‘Dünya Kudüs Günü’ olarak kutlanıyor. Bu sene Coronavirus salgınından dolayı alan ve camilerde kutlanmadı. Ama Kudüs, basın açıklamalarıyla bir şekilde medya üzerinden müslümanların gündeminde olmaya devam ediyor.” dedi.
“Her Müslümanın gündeminde mutlaka Kudüs olmalıdır”
Covid-19 sürecinde Siyonist işgal rejiminin kirli planlarına karşı Müslümanların sergilemesi gereken tavırı hatırlatan Özer, “Müslümanlar bu günlerde kendilerini malum salgın hastalıktan korumaya çalışırken, Siyonistler işgalciler, Batı Şeria'da planlar yaparak Kudüs'ün eski iskan yerlerini Filistinlilere boşalttırıp, kendi insanlarını yerleştirmeye çalışıyor. Bu durum belki de mevcut hastalık endişesinden dolayı kaçmış oluyor. Onun için ‘Dünya Kudüs Günü’nü bir tek zamanda kutlamak yetmiyor. Her Müslüman ferdin, toplumun, cemaatin, meşrebin ve tarikatın gündeminde mutlaka Kudüs olmalıdır.” diye konuştu.
“Kudüs, bizim için bir toprak parçası değildir. Bizim açımızdan Kudüs, imani ve itikadi bir meseledir.” diyen Özer, şunları söyledi:
“Beytullah veya harameyn ne ise, bizim için Kudüs'te odur. 'Oranın işgalden kurtulması için ne yapılabilir?' sorusunun muhatabında her Müslüman kendini bulması lazım. Bununla beraber tüm Müslüman alim, ulema, toplumun öncüleri ve kanaat önderlerinin kendi hükümetlerine, Siyonist işgalcilere yönelik ekonomik baskının uygulanması ve diğer tüm ilişkilerin kesilmesi bakımından baskı yapmaları gerekir. Müslüman toplumlardan Kudüs hassasiyeti konusunda yöneticilere talep gelmediği sürece herhangi bir uygulama söz konusu olmuyor. Nitekim Suudi rejimi ve bazı körfez ülkeleri tökezlemiş, Siyonist işgal rejiminin normalleşmesi temasıyla film ve dizi çekimleri yaparak Yahudi ve siyonisleri Müslümanlara müspet göstermeye çalışıyor. Oradaki Müslüman halkların lider ve yöneticilerine tepki gösterilmesi gerekmektedir.”