Şeyh Said’in 91’inci Şehadet Yıldönümü Üzerine

Şehadetinin 91’inci yıldönümünde, ilim ve mücadelede kendimize örnek ve önder kabul ettiğimiz merhum Şeyh Said hazretlerinin şeriatı garra uğruna gösterdiği direniş, hafızalardaki yerini taptaze bir şekilde koruyor. İslami değerlerin hiçe sayıldığı, başta Kürt halkı olmak üzere Müslümanların her türlü zulme maruz kaldığı, zindanlara atıldığı, diri diri yakıldığı, mescitlerin hayvan barınaklarına çevrildiği zulüm ve tuğyanın had safhaya çıktığı bir zamanda Şeyh Said’in, sonu şehadetle neticelenen mücadelesi bir asıra yakındır Müslümanlar için yol gösterici ve cesaret kaynağı oldu. Onun bizlere bıraktığı en büyük miras ‘ilmin ancak ve ancak Allah ve din için olması’ gerektiğiydi.  Yine Şeyh hazretleriyle bizler doğru yolu bulmanın ancak Allah Resulünün peşinden giden önderlere tabi olmakla mümkün olduğunu öğrendik. 
Şehit Şeyh Said’in bıraktığı dava başta alimler olmak üzere bütün Müslümanların sahiplenmesi ve uğruna ölmeyi göze almaları gereken bir davadır. Şeyh hazretleri, ilmin sorumluluğunu ve ağırlığını bilerek kıyamete kadar unutulmayacak şer’î bir kıyam gösterdi.  İslamın galip gelmesi için can, mal ve evladu iyalin ahiret karşılığında birer hiç olduğuna inanarak bu kıyama kalkıştı. Kürdistan halkının rahmetle andığı, dünya ve ahiretleri için birer mürşit gördüğü Şeyh Said unutulmayacaktır.
Mevcut rejim, Kürtlerle olan sorununu çözmek için ilk önce, Kürtlerin kendileri için kudve olarak gördüğü Şeyh Said’le barışmalı, siyasi ve eğitim alanında kendisini asi olarak göstermekten vazgeçmeli, asıl suçlunun kendisi olduğunu itiraf etmelidir. Bu bakımdan devlet yetkilileri tarafından atılması gereken ilk adım, özür ve Şeyh Said’in mübarek naaşının medfun olduğu yeri belirlemeleridir. Bu adımların geciktirilmesi, sorunun daha fazla kökleşmesine ve içinden çıkılmaz bir hale dönüşmesine sebebiyet verecektir. 

Alimler ve Medreseler Birliği olarak şehadet yıldönümünde Şeyh Said ve beraberindeki dava arkadaşlarını, talebelerini ve çilekeş ailesini rahmetle anıyor, bu zulmün faillerini ve ortaklarını Allah’a havale ediyoruz.

Alimler ve Medreseler Birliği (İttihadul Ulema)

Check Also

Dr. Abdulkadir Turan: İslam Birliğinden Korktukları İçin Kürt Ulemanın Yeniden Güçlenmesini İstemiyorlar

Dr. Abdulkadir Turan, İbrahim bin Hasan el-Gorani gibi Kürt ulemanın geçmişte çok büyük İslami hizmetlerde bulunduğuna dikkat çekerek, "Nasıl ki İslam birliği yok edilmeye çalışılıyorsa Kürt ulema kimliği de öyle yok edilmek isteniyor.  İslam birliğinden korktukları için Kürt ulemanın yeniden güçlenmesini istemiyorlar." dedi.